choo choo: patient islander thief looking for a tupperware

nereden başlasam bilemedim.
train of thought dendiğinde sizin de aklınıza vagon vagon tren geliyor mu?

- az önce french press'teki kahvenin demlenmesini beklerken ve beklediğim başka bir şeyi düşünürken "bu kadar beklemek insanı hasta eder" dedim. kafamda daha öncelerden okuduğum bir şeyleri yeniden oynatıyordum muhakkak:

son zamanlarda bana kendim de dahil herkes sabırlı olmamı söylüyor. ben hiç sabırlı olmadım, hiç sabırlı olmak istemedim ve bu nasıl yapılır bilmiyorum; diğerlerine sorduğumda da... onu kendim bilecekmişim.
birilerine bir şeyi nasıl yapacağını anlatmadan yapmasını beklemek sizce de en azından biraz kaba değil mi? boğularak öğreneceğim ya da yolda bir çeşit hasta olacağım herhalde.
az önce bir arkadaşım acı ve sabrın ters orantılı olmasına dikkat çekti, böyle düşünmemiştim. biraz düşüneyim.

- küçükken izleyip çok sevdiğim bir çocuk dizisi vardı nickelodeon'da. her bölüm yeni olağandışı olaylar sunulurdu. bir bölümde kendisini ve çocuklarını insan boyutunda saklama kaplarında saklayan bir annenin hikayesini izlemiştik. kendisi genç, çocukları küçük kalsın diye; anne kendisini ve çocuklarını her gece kocaman saklama kaplarında yatırıyordu.
artık girdiğim ortamlarda en küçük ya da en küçüklerden olmamak hatta en büyük ve en büyüklerden olmak bende 1.61 bir tupperware için yatırım yapma isteği uyandırıyor. ya da second chance barlarına gidip salınabilirim, bilmiyorum.

- long island iced tea.
10 sene kadar önce bir dönem kendisini içmiştim ve içiyordum. sonra nedenini hatırlamadığım bir sebeple artık içmediğimi fark ettim ve birkaç gün önce yeniden denedim.
artık nedenini hatırlıyorum.

sabahın beşinde, üstelik 1.61 boyunda bir tupperware sahibi bile değilken bu bana fazla geldi.

- kazara kitap çaldım.
sahaftan 2 tane kitap aldım, kitabın bir tanesini bulmaya çalışırlarken kitapçıyla muhabbet ettik. aldığım kitapları inceleyen kitapçıya ne kadar ödemem gerektiğini sordum; kitaplar ilgisini çekince, gülerek hiçbir şey ödemem gerekmediğini söyledi. hehehe dedim.
internet çekmeyip ödeme bir türlü alınamazken, 5. seferde alındı. ancak 4 saat sonra ödemenin bana iade edildiğine dair mesaj aldım.
kitapçı sözünün eri miydi yoksa dolaylı yoldan hırsızlık yapmış mı oldum? her neyse, acilen tekrar o sahafa gidip ödeme yapmam lazım.

- kürtaj hakkında araştırma yapmam gerekiyor çünkü birkaç gün içerisinde kürtaj hakkında çok da hakimiyetim olmayan bir dilde sohbet etmeye çalışacağım.
bu benim fikrim değildi.